hard [uk] - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

hard [uk]



"hard [uk]" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç

İngilizce Türkçe
General
hard [uk] i. suların çekildiği kıyı
hard [uk] i. sert plaj
Traffic
hard [uk] i. suların çekildiği kıyıdaki yol
Slang
hard [uk] i. kürek cezası
hard [uk] i. ağır ceza

"hard [uk]" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 42 sonuç

İngilizce Türkçe
General
hard [scotland] [uk] i. adi
hard [scotland] [uk] i. nekes
hard [scotland] [uk] i. alçak
hard lines [uk] i. kötü şans
hard lines [uk] i. şanssızlık
hard [uk] [new zealand] s. uslanmaz
hard [uk] [new zealand] s. namussuz
hard-faced [dialect] [uk] s. yüzsüz
hard-faced [dialect] [uk] s. arsız
Colloquial
hard luck [uk] expr. ne şanssızlık
hard luck [uk] expr. ne talihsizlik
hard luck [uk] expr. kötü şans
hard lines [uk] expr. ne şanssızlık
hard lines [uk] expr. ne talihsizlik
hard lines [uk] expr. kötü şans
Idioms
hold hard [uk] f. heykel gibi durmak
hold hard [uk] f. hareketsiz durmak/kalmak
hold hard [uk] f. durmak
hold hard [uk] f. beklemek
hold hard [uk] f. hareket etmemek
hold hard [uk] f. sağlam durmak
hold hard [uk] f. kararlı durmak/kalmak
hold hard [uk] f. cesur olmak
hold hard [uk] f. yürekli olmak
hold hard [uk] f. güçlü durmak
hold hard [uk] f. yılmamak
hold hard [uk] f. boyun eğmeden durmak
hold hard [uk] f. dirençli kalmak
hold hard [uk] f. kararlılığını/direncini korumak
hard done by [uk] s. haksızlığa uğramış
hard done by [uk] s. suistimale uğramış
hard done by [uk] s. mağdur olmuş
hard done by [uk] s. kazıklanmış
hard done by [uk] s. kandırılmış
hard done by [uk] s. aldatılmış
Slang
(the) hard core [uk] i. kararlı
(the) hard core [uk] i. çetin ceviz
(the) hard core [uk] i. yolundan şaşmaz
(the) hard core [uk] i. sıkı
(the) hard core [uk] i. aşırıya kaçan (porno)
(the) hard core [uk] i. uç nokta (porno)
(the) hard core [uk] i. sert/ağır içerikli porno